Sevgili İtalya severler,
Bilenleriniz vardır, Venedik bu aralar zor zamanlardan geçti, neredeyse tüm şehir sular altında kaldı ve birçok tarihi yapı ciddi zarar gördü.
İşin ilginç tarafı ise bu aslında Venedik’te yılda birkaç defa görülen bir doğa olayı; “Acqua Alta – Yüksek Su (Suların Yükselmesi)”.
Acqua alta, ayın gel-git hareketlerine bağlı olarak özellikle sonbahar ve ilkbaharda meydana geliyor Venedik’te. Deniz suyu, Adriyatik açıklarından çıkıp Venedik lagünlerine doğru ilerliyor ve deniz seviyesinden yükseliyor. Hal böyle olunca şehir deniz sularına teslim oluyor. Bu yükselmelerden en ciddisi 1966 yılında yaşanmış ve su seviyesi 194 cm’yi bulmuş.
Tabi ki, Venedik’te hayatın doğal parçası haline gelen bu olay için çeşitli önlemler geliştirilmiş. Hava hareketleri oldukça yakından takip ediliyor ve bir gün önceden Venedik halkına haber veriliyor. Hatta suların yükselmesine birkaç saat kala sirenler çalmaya başlıyor. Turistlerin ve dışarda bulunmak zorunda olanların rahat dolaşımı için de suların yükseldiği bölgelere tahtadan platformalar kuruluyor. Tabi platformların üzeri ana-baba günü vaziyetinde oluyor 😊 Abartısız her dükkanda hemen plastik ve naylon bot satışı başlıyor. Tabi aynı bizde yağmur yağdığında çıkan şemsiye fiyatları gibi orada da özellikle hazırlıksız yakalanan turistler için durum aynı oluyor.
Venedik’in en ünlü meydanı San Marco… Acqua Altadan en fazla etkilenen yerlerden birisi. Tüm bu karmaşa 6 saat kadar sürüyor. Şehrin su baskını için geliştirilmiş tahliye kapakları sayesinde kısa sürede sular tahliye edilebiliyor. Şehir bir anda normal yaşantısına dönse de gel-git’in geride bıraktıkları oldukça sıkıntılı. Kirliliğiyle meşhur Venedik kanalları ve lagün şehirde ciddi oranda çöp birikintisi bırakıyor. Venedik halkını saatler sürecek bir temizlik bekliyor. Esnaf ise zarar tespitine başlıyor ve kirli suyun bıraktığı izleri temizlemek için uğraş veriyor.
Günler önce yaşanan acqua alta ise San Marco Bazilikası’na verdiği zarar ile konuşuluyor.. Ne diyelim bir yanda doğanın muhteşemliği bir yanda günlük yaşama getirdiği sıkıntı.. Venedik gerçekten de şahsına münhasır bir şehir değil de ne?...
Venedik anılarımı okumak için linke tıklayabilirsiniz.
Comments